ÇALACAĞIM KAPIYI KAPATMAM, DOYMAYACAĞIM YERDE AÇLIĞIMI SÖYLEMEM...

10 Nisan’da yapılan seçimlerin ardından Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı M. Tuncay Yıldırım ile seçimlerden bu güne kadar geçen süreci masaya yatırdık...

ÇALACAĞIM KAPIYI KAPATMAM, DOYMAYACAĞIM YERDE AÇLIĞIMI SÖYLEMEM...

 

Gaziantep Ticaret Odası, geçmişten bu yana bölgenin lider  ve gündem belirleyen odalarının başında gelir. 20 bine yakın üyesi ile kentte temsiliyetin en fazla yaşandığı yer de orasıdır. 10 Nisan’da yapılan seçimlerin ardından Yönetim Kurulu Başkanı M. Tuncay Yıldırım ile seçimlerden bu güne kadar geçen süreci masaya yatırdık.

 Sn. Başkan, GTO asırlık bir çınar. Çok güzel bir rekabete sahne olan seçimlerin ardından ekibinizle beraber dümene geçtiniz ve aradan 6 aydan fazla zaman geçti. Bu süre zarfıda neler yaptınız, isterseniz söyleşimize oradan başlayalım?

Bildiğiniz gibi 10 Nisan’da seçimle işbaşına geldik. Daha önce de belirttiğim gibi seçim ve o rekabet atmosferi sona erdi, seçimin kazancı kaybedenin olmaması idi. Kazanan sadece Gaziantep Ticaret Odası (GTO)  oldu… Sonuç itibariyle; Divanı, meclisi, komiteleri, yönetimi, disiplini ile bütünleşen bir yapı oluştu. Zaten bir kurum bütünleşik bir yapı içimde hareket edemezse orada verim beklenemez. Bizler, tüm arkadaşlarımız ile “ne yapabiliriz?” ortak paydasında bir araya geldik. Bende zaten odanın geri planından kaynaklı 10 yıllık bir kurum hafızası mevcut idi. Yerli Antepli olmam dolayısı ile kentimizi de biliyorduk. En acil konu olarak Gaziantep Bölgesel Endüstriyel Tasarım ve Hibrit Modelleme Merkezi’ni  (GETHAM)  hayata geçirdik ve geçtiğimiz günlerde Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank tarafından resmi açılışını da gerçekleştirdik.  Emeği geçen herkese sizin aracılığınız ile teşekkür etmek istiyorum. Gaziantep’in geleceğine yatırımı yaptık ve bunu çok önemsiyoruz.

GETHAM hakkında bize biraz detay bilgi verebilir misiniz?

GETHAM; Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Program Otoritesi, KOSGEB Gaziantep İl Müdürlüğü ve Gaziantep Ticaret Odası’nın Faydalanıcısı olduğu Gaziantep Bölgesel Endüstriyel Tasarım ve Hibrit Modelleme Merkezi Teknik Destek Projesi. Hedefimiz bölgemizin rekabet gücünün arttırılması, sosyoekonomik gelişimine katkıda bulunulması ve KOBİ ve girişimcilerin inovasyon kapasitelerinin iyileştirilmesi. Toplam bütçesi 2 milyon 260 bin Avro olan ve Gaziantep ilinde uygulanan 24 aylık proje 25 Mayıs 2016 tarihinde başladı.

GETHAM ile tam olarak amaçlanan nedir? KOBİ’ler bundan ne anlamalılar?

Bölgesel ortak ürün geliştirme/süreç iyileştirme altyapısının güçlendirilmesini ve başta deri ürün imalatı, takı ve aksesuar ve elektronik devreler alanında uzmanlaşanlar olmak üzere projenin hedef gruplardan KOBİ ve girişimcilerin, farkındalık ve teknik kapasitelerinin arttırılmasını amaçlayan Proje iki bileşenden oluşuyor.

GETHAM’IN BİLEŞENLERİ

İlk bileşen GETHAM’in işlevsel hale getirilmesi: Bu bileşen ile “başta deri ürün imalatı, takı ve aksesuar ve elektronik devreler alanında uzmanlaşanlar olmak üzere KOBİ ve girişimcilerin, bölgesel ortak ürün geliştirme-süreç iyileştirme kapasitelerinin güçlendirilmesini amaçlayan Gaziantep Bölgesel Endüstriyel Tasarım ve Modelleme Merkezi’nin işlevsel hale getirilmesi” şeklinde tanımlanan projenin 1’nci sonucuna ulaşmak hedefleniyor. İkinci bileşen de ise KOBİ ve girişimcilerin Endüstriyel Tasarım ve Ürün Geliştirme Kapasitelerinin geliştirilmesi amaçlanıyor. Bu kapsamda KOBİ ve girişimcilerin endüstriyel tasarım ve ürün geliştirme kapasitelerinin arttırılmasını amaçlanıyor. Bileşen, KOBİ’lere, eğitim, danışmanlık ve ürün geliştirme hizmetleri dahil olmak üzere standart iş geliştirme hizmetleri sunulması ve inkübasyon hizmetleri sunulması olmak üzere iki alt bileşenden daha oluşuyor.

İşte bu perspektiften bakında GETHAM’ı Gaziantep’in kurtuluşu olarak görüyoruz. “Fikrinle gel prototip modelinle git” diyoruz.  Şu an en büyük sıkıntı “rekabet” BU nedenle herkesin GETHAM’ı incelemesini sağladık ve çok ciddi geri dönüşler alıyoruz.

DAHA ÇOK PAZARDA, DAHA FAZLA KÂRLA MAL SATMALIYIZ”

Diğer bir sorunumuz, ihracatı doğrudan yapamıyor oluşumuz. Biz üreten bir kentiz. Birçok sektörde dünya ile baş edebilecek malları üretiyoruz. Ama ihracat istasyonumuz İstanbul. Biz bu süreci tersine çevirme konusunda elimizin taşın altına koyacağız ve “İHRACAT KOÇLUĞU” yapacağız. Globalleşen dünyada ekmek artık aslanın midesinde. Biz, yurtdışında yeni pazarlara inmeyi hedefliyoruz. Farklı arayışlara giriyoruz, yurt dışından alım heyetleri davet ediyoruz. Yumurtayı farklı sepetlere koymak gibi bir gayretimiz var. Ürettiklerimizi daha çok pazarda, daha fazla kârla satmak istiyoruz.

 

Gaziantep, geçmişte çok kriz yaşadı ve hepsini atlattı, krizin fırsata dönüştürülmesi gibi bir kavram varsa bunu her halde en iyi yapan kentlerden biri oldu. Şimdi dövizin dalgalanmasından kaynaklı yeni ekonomik sorunlarla karşı karşıyayız. Ne yapmak gerekir bu ortamda?

Global kriz ve buna bağlı olarak bir daralma yaşandı. Bunu yerli malı ve kendi ikame ürünlerimizi kullanarak daha kolay aşarız diye düşünüyorum. Ekonominin çarklarının dönmesi için üretim ve ihracat şart. Gaziantep dinamikleri olan bir şehir. Bir kere Anteplinin dünyada ayak basmadığı bir yer yoktur, girişimcidir, risk almayı sever, cevvaldir. Sonuç alabilmek için bir oryantasyon süreci gerekli. Bunu da bölgede söz sahibi olan bir oda olarak elbette biz gerçekleştireceğiz. Tabi GSO; GTO, OSB, GTB gibi ayrı gibi göründüğümüz ama kentin menfaati sözkonusu olduğunda ortak paydada buluştuğumuz diğer STK ve meslek odaları ve paydaşlarımız ile yapacağız.

 

Her şeyin para olmadığını buraya not düşerek, Gaziantep’in sosyal, sanatsal ve kültürel olarak ekonomik gelişmişliğinin gerisinde kalmasını nasıl değerlendirmek gerekiyor?

Bölgenin en eski ve en köklü odası olarak tek kaygımız ekonomik değil.  Her konuda söylememiz gereken bir sözümüz ve dolayısı ile sosyal ve kültürel sorumluluklarımız da var. Kentin diğer dinamikleri ile birlikte sosyo-kültürel yapıyı güçlendiremezsek bu sorun olarak karşımıza çıkar. Örneğin bu konuda geçtiğimiz günlerde kentimizde düzenlenen Gastrofest’e;  Meclis Başkanımız Hilmi Bey ile başkan vekilimiz Uğur Bey büyük katkı sağladılar. Yeterli mi? Elbette değil. Artık devlet tiyatromuz işlevsel hale gelmeli, sinema salonları açılmalı, kültür-sanat aktiviteleri geliştirilmeli yani ekonomik kalkınmayla birlikte kültürel kalkınma beraber götürülmeli. Gaziantep bir tarih kültür ve turizm kentidir. Bu amaç doğrultusunda geçtiğimiz günlerde GTO olarak bir Ege çıkarması yaptık. Çapraz tarihlerimiz var. Onların ölü zamanı bizim canlı zamanlarımız, bizim ölü zamanlarımız onların canlı zamanları. Durum böyle iken bir karşılıklı etkileşim yapalım istiyoruz ama bu kentin çok ciddi bir ‘UÇMA Sorunu’  var…

4T Formülü’nü uyguluyor musunuz?

Gaziantep’in karşılaştığı sorunların aşılmasında bizim 4T diye açıkladığımız TALEP-TAKİP-TACİZ-TEŞEKKÜR formülümüz aynen devam ediyor. Biz tavsiye kurumuyuz, yasal yaptırımımı yok. Ancak iki özelliğim var: Öncelikle ÇALACAĞIM KAPIYI KAPATMAM…  Öbürü ise KARNIMIN DOYMAYACAĞI YERDE AÇLIĞIMI SÖYLEMEM… Kapı açılırsa; talep ederim, takip ederim yerine gelmez ise taciz ederim, eğer sonuç alırsak teşekkür ederim. Öldük-bittik edebiyatına girmem.

Son söz olarak ne söylemek istersiniz?

Ben Eyuboğlu'ndan Kunduracı tamircisi Ali Usta’nın torunuyum. Bununla her zaman gurur duyarım. Ticaretin canlı olduğu yıllarda Kalealtı’nda dayılarımın yanında bakkal dükkanında 7 yaşında iken çıraklık yaparak iş hayatına başladım. Çıraklığım 12 yaşına kadar sürdü. Lisans eğitimimi Muğla’da, Yüksek Lisansımı Torkut ambalajda Hasan Ersoy’un yanında yaptım. Orası bizim için adeta bir okuldu. Sonra oradan ayrılıp kendi şirketimi kurdum. Yaklaşık 14 yıldır bu şirketi yönetiyorum.

Şimdi GTO’da her biri ayrı bir değer olan arkadaşlarımız ile birlikte olmanın mutluluğu içindeyim. Odam  için herkesle el sıkışırım. İyi bir ekibimiz, çok iyi bir mutfağımız var. Kimse ben başkan iken kavga beklemesin. Diyalog ile çözüm arayacağız, hata yaparsak da özür dileriz. Bizim tek amacımı ve derdimiz Gaziantep’in  bir dünya kenti olmasıdır. YURTHABERLER.NET aracılığı ile tüm kamuoyuna da bu mesajı vermiş olalım…

Zaman ayırdığınız için çok teşekkür ediyoruz…

 

 

31.10.2018 (Haber Merkezi)

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR